Lukaşenko'dan Sert Uyarı: Belarus'a Saldırı Durumunda Nükleer Silah Kullanacağız

Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko, Minsk’te yaptığı son açıklamada, ülkesine yönelik herhangi bir dış müdahalenin Üçüncü Dünya Savaşı'nı tetikleyebileceğini vurgulayarak, böyle bir saldırı durumunda nükleer silah kullanacaklarını belirtti. Lukaşenko'nun bu sözleri, Ukrayna’daki savaş nedeniyle Batı ve Rusya arasında artan gerilimler bağlamında dikkat çekici bir tehdit olarak yankı buldu.

Lukaşenko, Belarus’un batı sınırlarında NATO birliklerinin varlığını işaret ederek, özellikle ABD ve Polonya askerlerinin bölgede konuşlandırıldığını belirtti. Bu durumun Belarus için bir tehdit oluşturduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı, "Sınırlarımıza yapılan herhangi bir saldırıda nükleer silah kullanacağız. Karşılık vereceklerse bile hazırız. Bizim kırmızı çizgimiz sınırlarımızdır ve bu çizgiyi aşmaları anında karşılık bulacak," dedi.

Lukaşenko, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in de bu konuda Belarus’un arkasında durduğunu ve benzer bir nükleer doktrin değişikliği üzerinde çalıştığını hatırlattı. Putin, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada, "Rusya ve Belarus’a yönelik herhangi bir saldırı, nükleer silah kullanımını gerektirebilir," demişti. Putin, bu tür bir saldırının sadece nükleer güce sahip ülkelerden değil, nükleer gücü olmayan bir devletin desteğiyle de yapılması durumunda aynı şekilde karşılık bulacağını vurgulamıştı.

Bu açıklamalar, özellikle Batı dünyasında dikkatle takip edilirken, Lukaşenko’nun Belarus’a yönelik bir saldırının Üçüncü Dünya Savaşı'nı başlatabileceği yönündeki ifadeleri, Rusya-Belarus ittifakının ne kadar ciddi olduğunu gözler önüne seriyor.

Lukaşenko, Batı'nın böylesi bir nükleer çatışmaya hazır olmadığını açıkça belirterek, "Batı buna hazır değil. Ancak biz onlara sınırlarımızın kırmızı çizgi olduğunu söylüyoruz ve bu çizgi geçilirse cevap anında verilecek," şeklinde konuştu. Belarus lideri, bu açıklamalarının ardından ülkesinin hem askeri hem de nükleer hazırlıklarını güçlendirdiklerini belirtti.

Vladimir Putin de nükleer silahların caydırıcılık politikası çerçevesinde yapılan güncellemelerle ilgili olarak, geçtiğimiz hafta Rusya Güvenlik Konseyi'nde konuyu değerlendirmişti. Putin, "Konvansiyonel silahlarla yapılacak bir saldırının dahi egemenliğimiz için kritik bir tehdit oluşturması halinde, nükleer silah kullanma hakkımızı saklı tutuyoruz," demişti. Bu, Batı'nın özellikle NATO güçlerinin bölgedeki faaliyetlerine yönelik bir mesaj olarak değerlendirildi.

Lukaşenko ve Putin’in bu açıklamaları, Ukrayna'daki savaşın gidişatında kritik bir dönemeç olarak görülüyor. Rusya’nın Belarus’a konuşlandırdığı nükleer silahlar, hem Avrupa'da hem de dünya genelinde nükleer gerilimi tırmandıran unsurlardan biri haline geldi. Batı'nın uyguladığı ekonomik yaptırımlar ve askeri destekler ile Rusya’nın yanıtları arasında sıkışan dünya, olası bir nükleer çatışma ihtimaliyle karşı karşıya kalabilir.

Bu tehditlerin ışığında, nükleer silah kullanma olasılığıyla ilgili tartışmalar yeniden alevlenirken, uluslararası toplum bu gelişmeleri yakından takip ediyor. Belarus ve Rusya'nın bu konuda ne kadar ileri gidebileceği ise belirsizliğini koruyor.